'Eşi benzeri olmayan, yıkıcı bir hamle!'
Bütün dünya Batı'nın Rusya'ya uyguladığı SWIFT sisteminden çıkarma yaptırımına kilitlenmişken, ABD ve Avrupa ülkeleri bu kararı gölgede bırakabilecek kadar güçlü bir başka adım attı ve Rusya Merkez Bankası'nı kasasındaki yüz…
ABD ve Avrupa ülkeleri, Rusya'nın Ukrayna'yı işgal ettiği ilk günden beri Moskova'ya, ekonomik yaptırımlarla karşılık veriyor. Önce Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yakın çevresindeki milyarder oligarklar ile bazı Rus bankalarına, ardından Putin'in kendisine ve Rusya Dışişleri Bakanı'na uygulanan yaptırımların ardından asıl büyük darbe 26 Şubat günü geldi. Ukrayna'nın talebini değerlendiren Batılı liderler günler süren müzakerelerden sonra, Rusya'nın uluslararası finansal mesajlaşma sistemi olan SWIFT'e erişiminin engellenmesine karar verdi.
Ancak yaptırımlar bununla da sınırlı kalmadı. Rusya Merkez Bankası da yaptırımlardan nasibini aldı. Bankanın, kasasında bulunan ve yaptırımların etkisini azaltacağı düşünülen geniş döviz ve Altın rezervini kullanması engellendi. Böylece Rusya'nın Ukrayna'daki savaşın maliyetini kaldıramaz hale gelmesi, "savaşın Putin için stratejik bir başarısızlık olmasının garantilenmesi" amaçlandı. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB liderlerine "Rusya'nın merkez bankasını felce uğratma", işlemlerini dondurma ve varlıklarını likiditeye dönüştürmesini imkansızlaştırma teklifinde bulunacağını belirtti.
ABD yönetiminden üst düzey bir yetkili de Financial Times'a yaptığı açıklamada, "Putin hükümeti küresel finans sisteminden kovuluyor" derken, alınan önlemlerin Rusya'nın para birimi rublede "serbest düşüş"e yol açacağını ifade etti.
Financial Times'a konuşan yetkili, Putin'in Rusya'yı "küresel anlamda ekonomik ve finansal bir parya" haline getirdiğini belirterek, "Biz burada Merkez Bankası'nı etkisiz hale getirmeye çalışıyoruz. Batılı finans kuruluşlarından Ruble alamaz hale geldiğinde Putin'in merkez bankası bizim yaptırımlarımızı da etkisiz hale getiremiyor olacak. Ruble daha da düşecek, enflasyon fırlayacak ve Merkez Bankası savunmasız kalacak" diye konuştu.
Nitekim Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ilk gününden beri düşüş trendinde olan ruble, yaptırım kararının ardından hafta başında bir anda ABD doları karşısında yüzde 30 civarında değer kaybı yaşadı. Gün içinde ufak toparlanmalar görülse de ruble için "kara pazartesi" senaryosu gerçek oldu.
Biz de sürece dair daha fazla bilgi sahibi olmak isteyenler için Rusya Merkez Bankası'nı hedef alan yaptırım kararına biraz daha yakından baktık. İşte merak edilenler...
1) AÇIKLANAN YAPTIRIM TAM OLARAK NE ANLAMA GELİYOR?
ABD, İngiltere, Kanada, Fransa, Almanya, İtalya ve Avrupa Komisyonu'nun geçtiğimiz 26 Şubat günü yaptığı ortak açıklamada, Moskova'nın geniş kapsamlı yaptırımların etkisini azaltmak için kasasında bulunan 630 milyar dolarlık döviz ve altın rezervini kullanmasına engel olunacağı belirtildi.
Rusya'ya yönelik ilk yaptırım kararları açıklandığında, dünya genelinde analistler, Merkez Bankası'nın kasasındaki bu varlıklar sayesinde, Moskova yönetiminin olumsuz sonuçları uzunca bir süre bertaraf edebileceği yorumlarını dile getiriyordu. Bu varlıkların kullanılmasının önlenmesiyle, diğer yaptırımların gücü de doğrudan artmış oldu.
2011-2017 yılları arasında ABD Hazine Bakanlığı'nda terör finansmanı ve finansal suçlardan sorumlu bakan yardımcısı olarak görev yapmış olan Daniel Glaser, "Rusya'nın yaptırımlara göğüs germe becerisini vurmayı amaçlayan doğrudan bir girişim bu. Çünkü yaptırımlara, sırtlarını rezervlere dayayarak göğüs gereceklerdi" dedi.
Glaser şöyle devam etti: "Rezervleri üzerindeki kontrolleri ya da rezervlerini kullanarak yapabilecekleri şeyler azaldıkça, ikinci turda açıklanan yaptırımlar karşısındaki kırılganlıkları da artacak."
Hurriyet.com.tr'ye özel açıklamalarda bulunan Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan ise "Bu, bankanın dış finansal varlıklarının dondurulabileceği anlamına geldiğinden stratejik bir müdahale. Rusya Merkez Bankası'nın swap işlemleri kanalını da kapatmayı ve dış rezerv kaynaklarını kısıtlamayı amaçlıyor" sözleriyle özetledi yaptırımın önemini.
2) RUSYA MERKEZ BANKASINA UYGULANAN YAPTIRIM NASIL İŞLEYECEK?
ABD ve müttefikleri, ilk etapta yaptırımın işleyiş biçimine dair bir açıklamada bulunmadı. Ancak uzmanlar en kestirme yolun, bankayı ABD Hazinesi'nin "Specially Designated Nationals" (özel olarak belirlenmiş şahıslar ya da kısaca SDN) listesine dahil etmek olduğunu belirtiyordu.
Beklenen oldu ve 28 Şubat itibarıyla şu kişi ve kurumlar SDN listesine dahil edildi: Kiril Dmitriyev, Rusya Doğrudan Yatırım Fonu Ortak Hisse Yönetim Şirketi, RVC Yönetim Şirketi, Rusya Doğrudan Yatırım Fonu, Rusya Federasyonu Merkez Bankası, Rusya Federasyonu Maliye Bakanlığı, Rusya Federasyonu Ulusak Varlık Fonu.
Listeye 25 Şubat tarihinde de Putin ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile Valeri Gerasimov ve Sergey Şoygu'nun isimleri eklenmişti.
Bu listede gerçek ve tüzel kişiler, gruplar, oluşumlar bulunabiliyor. Teröristlerden, uyuşturucu ticareti yapan gruplara kadar birçok aktörü bulunduran SDN listesinde, ülke ayrımı gözetilmiyor. SDN listesinde bulunan kişi ve şirketlerin varlıklarına bloke konuyor. ABD'li şahısların ve ticari bankaların bu listedekilerle herhangi bir şekilde alışverişte bulunması yasaklanıyor.
ABD Maliye Bakanı Janet Yellen konuyla ilgili açıklamasında, "Bugün verdiğimiz benzeri görülmemiş tepki Rusya'nın varlıklarını huzuru bozan eylemlerini finanse etmek için kullanma becerisini azaltacak ve Putin ile yakınındakilerin Ukrayna'nın işgalini gerçekleştirmek için sırtını dayadığı fonları hedef alacak" dedi.
Bu yaptırımlar sonucunda Amerikalılar Rusya Merkez Bankası, Rusya Ulusal Varlık Fonu veya Rusya Maliye Bakanlığı'nın içinde olduğu herhangi bir mali işlemi gerçekleştiremeyecek. Rusya Merkez Bankası'nın ABD finans kurumlarındaki tüm varlıkları da dondurulmuş durumda. ABD dışında Rusya Merkez Bankası adına dolar tutan finans kurumları da bu dolarla işlem yapamayacak. ABD'nin Avrupalı müttefikleriyle koordinasyon içinde hareket etmiş olması da Rusya'nın uluslararası rezervlerini kullanma şansını sınırladı.
Yeni Amerikan Güvenlik Merkezi analistlerinden, eski ABD'li yetkili Edward Fishman, bir gün önce yaptığı açıklamada Merkez Bankası yasağının Rus ekonomisi için "yıkıcı bir darbe" olacağını ve SWIFT yasağını bile gölgede bırakabileceğini söylemişti. Fishman, SDN listesine eklenmeyle ilgili olarak da "Rusya'ya uygulayabileceğiniz en büyük yaptırım budur. Tek kalemde bu işi halledebilirsiniz. Böylece Rusya'nın döviz rezervlerinin önemli bir kısmı bir gecede kullanılamaz hale gelir" demişti.
3) MERKEZ BANKASI HAMLESİNİN DAHA ÖNCEKİ YAPTIRIMLARDAN NE FARKI VAR?
Rusya gibi bir ülkenin merkez bankasının yaptırım kapsamına alınması ve SDN listesine eklenmesi tarihi bir olay. Atlantik Konseyi Jeoekonomi Merkezi Direktörü Josh Lipsky, kararın açıklanması öncesi Financial Times'a, bu adımın "sıra dışı düzeyde önemli ve yıkıcı bir hamle" olacağını söyledi.
Geçmişte IMF'te de çeşitli görevlerde bulunmuş olan Lipsky, "Daha önce G20 üyesi bir ülkenin merkez bankasına yaptırım uygulandığına şahit olmadık. Burası İran değil, Venezuela değil" ifadelerini kullandı. ABD daha önce sadece İran, Venezuela ve Kuzey Kore'nin merkez bankalarına yaptırım uygulamıştı.
Daha önce ABD Hazine Bakanlığı'nın ekonomik yaptırımlardan sorumlu biriminde çalışmış olan Daniel Tannebaum da Financial Times'a yaptığı açıklamada, "Rusya'nın uygulanan yaptırımların sertliği bağlamında Küba ve İran'ın yolundan gitmekte olduğu günden güne daha net bir biçimde görülüyor" dedi.
Eşi benzeri olmayan, yıkıcı bir hamle Rusya Merkez Bankasına yaptırım ne anlama geliyor | 6 SORU 6 YANIT
4) BU YAPTIRIMLAR RUSYA'YI NASIL ETKİLER?
Ülkelerin döviz rezervleri, ekonomik güçlerinin temel taşı olarak görülüyor. Batı'nın bu hamlesi de bu taşı çekmeyi, Rusya'yı elindeki zenginliği kullanamaz hale getirmeyi amaçlıyor. Rusya geçtiğimiz yıllarda döviz rezervlerini kısmak için agresif adımlar atmış olsa da döviz varlığının önemli bir kısmı halen ABD, Almanya, Fransa, İngiltere, Avusturya ve Japonya'da bulunuyor.
Erkan, bu bağlamda şu ayrıntıların altını çizdi:
"Rusya Merkez Bankası'nın rezerv kompozisyonuna bakacak olursak; 630 milyar dolarlık resmi rezervlerin 463 milyar doları çevrilebilir döviz cinsinden. Bunun büyük bir çoğunluğunun da dolar olduğunu varsayalım. Dolar olmasının önemi, elbette dünyadaki rezerv paranın kontrolünün ABD'de olmasından ileri geliyor.
"Rusya Merkez Bankası'nın dış finansal işlemlerden koparılmasının bu nedenle büyük önemi var. Çünkü yabancı rezervlerin büyük bölümü G-7 ülkelerinde bulunuyor. Rusya'nın bu varlıkları dondurulursa ciddi bir finansal kilitlenme ve banka şoku yaşanması potansiyeli var. 132,3 milyar dolar altın rezervi ise Rusya'da tutuluyor. 60 milyar dolar karşılığı yuan ise Çin'de."
Albaraka Türk Başekonomisti Dr. Ömer Emeç ise Erkan'ın dikkat çektiği noktalara ek olarak, "Yaptırım kararlarının uygulanması halinde Rusya Merkez Bankası'nın 400 milyar dolarlık döviz rezervinin kullanımı kısıtlanacak/engellenecek ve böylece bankanın elindeki güç azalacak. Bu durum, küresel dolar likiditesi üzerinde de etkiye sahip olacaktır. Bu senaryoda, ABD Merkez Bankası'nın swap hatlarını genişlettiğini görebiliriz" dedi.
Uzmanlara göre, Rusya'nın yabancı varlıklarını kendi para birimi karşılığında elinden çıkaramaması durumunda rublenin değerini koruma gücü de büyük darbe alacak. Uluslararası Finans Enstitüsü Başekonomist Yardımcısı Elina Ribakova, Rusya Merkez Bankası'na uygulanacak yaptırımların güven kaybına yol açacağını eninde sonunda vatandaşların paralarını bankadan çekeceğini söyledi. Bu da birkaç gündür Rusya'dan gelen banka şubelerinin ve ATM'lerin önündeki insan kuyruğu fotoğraflarının daha da artabileceği anlamına geliyor.
Üst düzey bir ABD'li yetkili de Financial Times'a "Bu önlemlerin etkilerinin Rus finans piyasalarında derhal hissedileceğine güvenim tam" dedi ve ekledi: "Piyasa katılımcıları şunun farkında: Rusya'nın ulusal para birimini koruma yetisinin olmadığı durumda, ruble serbest düşüşe girecek."
Rublenin çöküşü ülkede alım gücünün azalması ve Rusya vatandaşlarının birikimlerinin erimesini de beraberinde getirecek.
5) RUSYA MERKEZ BANKASI BU DURUMDA NE YAPABİLİR?
Rusya'nın enerji ihracatları sayesinde oluşturduğu rekor tabir edilen 91 milyar dolarlık cari açık fazlası yaptırımların etkisini kısmen hafifletecek. Rusya'nın kasasına halihazırda petrol ve doğalgaz ihracatından hatırı sayılır miktarda döviz giriyor. Bu döviz birikimi ekonomiyi desteklemek ve ithalat harcamalarını karşılamak açısından kritik öneme sahip. Diğer yandan Rusya Merkez Bankası ruble likidetisini artırma ve iç borçlanmayla yaptırımların etkisini hafifletme çözümünü de uygulamaya koydu.
Putin ile ekonomi danışmanları yaptırım kararlarını değerlendirmek için dün acil toplandı. Toplantı öncesi konuşan Kremlin sözcüsü Dimitri Peskov, "Bunlar ağır yaptırımlar, sorunlu yaptırımlar ama Rusya'nın bu yaptırımların yarattığı hasarı telafi etmek için gerekli potansiyeli bulunuyor" dedi.
Peki Rusya rublenin değer kaybını önlemek için ne yapabilir? Birinci seçenek faiz oranlarını yükseltmekti ve Rusya ilk iş olarak bunu yaptı. Yukarıda da dediğimiz gibi yaptırımların etkisiyle ruble değerinin yüzde 30'unu kaybetti ve dolar karşılığı 1 sentin altına indi. Pazar akşam saatlerinde 1 doların karşılığı 84 rubleyken, pazartesi günü resmi kur 1 dolar = 105,27 ruble oldu. Washington Post çeşitli internet bankacılığı uygulamalarında dolar karşılığının 152 rubleye kadar çıktığını belirtti. Bunun üzerine yüzde 9,5 olan faiz oranlarının yüzde 20'ye çekilmesiyle, rublede yaşanan değer kaybı bir nebze olsun kontrol altına alındı. Rus para birimi, faiz kararı sonrası günü yüzde 20 kayıpla kapattı.
Ancak faiz önlemlerinin işe yarayıp yaramayacağı belli değil. Emeç, "Rusya Merkez Bankası, söz konusu yaptırımların olumsuz etkilerini azaltmak için güçlü faiz artışları ve iç piyasada sunacağı bazı desteklerle piyasadaki yatırımcıların ülkeden çıkışını önlemeye çalışsa da Rusya'ya karşı geniş çaplı bir uluslararası yalnızlaştırma politikası uygulanması halinde Rusya piyasasında faaliyette bulunan yabancı yatırımcılar, yüksek faiz oranı gibi cazip yatırım faktörlerine rağmen ülkeden çıkış yapabilir" ifadelerini kullandı.
Rusya'nın bir diğer seçeneği yakın müttefiki Çin'in yardımını istemek. Erkan'ın da yukarıda belirttiği üzere Rusya'nın döviz rezervlerinin 60 milyar dolara karşılık gelen yüzde 14'ü yuan para biriminde yani Çin'de bulunuyor. Bu Rusya'nın sınırları dışındaki en büyük varlığı.
Bu noktayı da değerlendiren Emeç, "Rusya, üzerindeki baskıların olumsuz yansımalarını azaltmak için alternatif rotalar arayacaktır. Çin'in, SWIFT yaptırımına karşı duruşundan hareketle, önümüzdeki dönemde Rusya ile Çin arasında hem finansal hem de ticari anlaşmalarla geliştirilen bir yakınlık görebiliriz. Bu bağlamda, Rusya Merkez Bankası ile Çin Merkez Bankası arasında yeni bir swap hattı kurulması gibi bazı adımlar atılabilir ve böylece Rusya ile Çin arasındaki ticaret, merkez bankalarının öncülüğünde desteklenebilir. Ayrıca Rusya Merkez Bankası kripto paraların kullanılabilirliğini artırarak bu alanda bir savunma mekanizması inşa edebilir" dedi.
Ancak Çin'in Rusya'ya bu desteği verip vermeyeceği konusunda da şüpheler var. Zira Pekin, ABD'nin küresel finanstaki ağırlığını sınırlamak için Rusya'nın yardımına koşmakla, dolar ve Euro'ya erişimini kısıtlayacak ikincil yaptırımlar arasında kalabilir.
Rusya Merkez Bankası'nın bir diğer seçeneği de elindeki 2299 ton altının bir kısmını dost ülkelere satmak. Dünyanın en büyük beşinci altın rezervi olan bu varlıklar Merkez Bankası kaynaklarına göre ülke içinde çeşitli noktalarda tutuluyor.
Ancak Paris'te bulunan Sciences Po Üniversitesi'nden ekonomist Sergei Guriev, Rusya'nın altınını elinden çıkarmasının da zor olduğunu söyledi. Guriev, Financial Times'a "Altınları ya da yuanları satmak kolay olacak diyenler şaka yapıyor olmalı. Çin devlet bankaları şimdiden Rusya'nın petrol satışlarının finansmanını bloke etmeye başladı. Çin haklı olarak ikincil yaptırımlardan korkuyor. Bu oyunun kurallarını gerçekten değiştiren bir durum" dedi.
(28 Şubat sabah saatlerinde 1 TL'nin karşılığı da 8 rubleye ulaşmıştı. 1 Mart itibarıyla kısmen yaşanan toparlanmayla 1 TL'nin değeri 6,58 ruble oldu.)
6) RUBLEDE DAHA ÖNCE DE ÇAKILMALAR YAŞANDI MI?
Ekonomik kriz Rusya için yeni bir kavram değil. Rublenin değerinde geçmişte de böyle büyük düşüşler yaşandı. Hatta rublenin değeri nedeniyle alım gücünün düşmesinin komünizme olan desteği zaman içinde zayıflattığı ve Sovyetler Birliği'nin dağılmasının sebeplerinden biri olduğu da yaygın bir yorum. Birinci Dünya Savaşı yıllarında Çarlık Rusyası'nın aşırı para basmasının sürdürülebilir bir politika olmadığını gören Bolşevikler, yeni bir ruble ve altın desteği ile paranın değerini 5 milyon kat artırmayı başardı.
İkinci Dünya Savası sırasında 1941'de Nazi Almanya'sının Sovyetler'e saldırmasıyla rublenin değeri bir kez daha çakıldı. 1947'de yeni bir kur reformuna gidildi. Ardından 1961'de bu kez Kruşçev döneminde bir revülasyon daha gerçekleştirildi. Brejnev yılları kısmen istikrarlı geçerken Gorbaçov döneminde perestroyka reformlarının planlı ekonomiyi altüst etmesiyle rublenin alım gücü yeniden dibe vurdu. Ülkeye dolar girişi de bu yıllarda başladı ve birçok vatandaş parasını dolara yatırmayı seçti. 1992'de konvertibilite hayata geçirildi, 1993'te ruble bölgesi (bugünkü Euro bölgesinin eski Sovyet ülkelerdeki versiyonu) dağıldı. 90'lı yıllar rublenin değerinin çok çalkantılı olduğu dönemlerdi. 1998'de ödeme dengesi sorunları ve Asya krizinin etkileriyle ruble bir değer kaybı daha yaşadı.
En son çöküş ise 2014 yılında yaşandı. Aralık ayında 1 doların ruble karşılığı 35 civarından 80'e çıktı. Rusya'nın Kırımı ilhak etmesinin ardından uygulanan yaptırımlar, petrol fiyatlarının gerilemesi, Donbas'taki savaşın başlangıcı ve yatırımcıların güven kaybı bu düşüşte etkili oldu. Rusya ATM'lerinden dolar çekmek engellendi. IKEA gibi bazı yabancı şirketler, kur dalgalanması nedeniyle bazı ürünlerin satışını dahi durdurdu.
Erkan, "Yaptırımların uzun sürmesi, rezerv kullanımı gereksinimini yoğunlaştıracaktır. 2015 krizinde FX rezervleri 300 milyar dolar bandının altına inmişti. O dönem ekonomiyi finanse etmek ve döviz piyasalarındaki dalgalanmayı kontrol etmek için 100-150 milyar dolar civarında bir kullanım görülüyor" derken şu öngörülerde bulundu.
"Son yıllardaki rezerv değişimine bakacak olursak, 2014-15'teki Ukrayna krizi ve ardından gelen ekonomik çalkantıdan kullanılan rezervlerden sonra sürekli olarak rezervlerin takviye edilerek güçlendirildiği görülüyor. Rublenin oynaklığının ekonomik dengeleri ne derecede bozacağı önemli. Faiz oranlarıyla dengeleme işi zorlaşıyor, çünkü savaş ve yaptırımlar nedeniyle borçlanma profili finans dışı bir hasar görecektir. Rusya ciddi anlamda ekonomiyi kilitleyerek belli bir dönem daralma yaşayacak görünüyor."
Emeç ise sözlerini şöyle noktaladı: "Moskova'nın uluslararası alanda yalnızlaştırıldığı senaryoda Rusya Merkez Bankası elindeki tüm imkanları kullansa ve birtakım ekonomik faaliyetlerini sürdürse dahi, daha önce İran örneğinde olduğu gibi büyük kayıplar yaşaması muhtemel."
Financial Times'ın "A global financial pariah’: how could central bank sanctions hobble Russia?" ve "West to impose sanctions on Russian central bank and cut some lenders from Swift", BBC'nin "Ukraine conflict: Russia doubles interest rate after rouble slumps", New York Times'ın "U.S. escalates sanctions with a freeze on Russian central bank assets." ve "The West’s Plan to Isolate Putin: Undermine the Ruble" CBS'in "Russia's ruble worth less than 1 cent after West tightens sanctions", Washington Post'un "The ruble has plummeted. It’s not the first time." başlıklı haberlerinden derlenmiştir.