Kilogramı 6 bin eurodan satılan gül yağı üretimi başladı
Isparta’da gül hasadı devam ederken, Korona virüs salgını dolayısıyla dünyada kozmetik ve parfümeri sanayinde kullanılan gül yağının fiyat konusunda belirsizlik yaşanıyor.
1 kilogramı 6 bin eurodan satılan gül yağı sektörünün Korona virüsten yüzde 100 etkilendiğini söyleyen Gülbirlik Genel Müdürü Hasan Çelik, “Tabii sektör ayağa kalkacak, bu böyle devam etmeyecektir” dedi.
Türkiye'nin gül bahçesi Isparta'da gül çiçeği hasadı aralıksız olarak devam ediyor. Sabahın erken saatlerinde toplanan güller, kantarlarda tartıldıktan sonra fabrikalara ulaştırılıyor. Fabrikalarda gül çiçeklerinden gül yağı, gül konkreti ve gül suyu elde ediliyor. Gül suyu ve gül konkreti farklı gül ürünleri üretiminde, gül yağı ise dünya piyasasında kozmetik ve parfümeri alanında kullanılıyor. 2016 yılında 12 bin Euro'ya kadar çıkan bir kilogram gül yağı, 6 bin Euro civarında değer görüyor. Yaklaşık 4 ton gül çiçeğinden bir kilogram gül yağı elde ediliyor.
“Piyasada randımanın iyi olması için gülün erken toplanması önemli”
Gül Gül yağı ve Yağlı Tohumlar Kooperatifi (GÜLBİRLİK) Genel Müdürü Hasan Çelik, gül hasat sezonunun yaklaşık 25 gün önce başladığını, başlangıçta aşırı sıcak ve 24 Mayıs'taki zirai don olayından dolayı küçük sıkıntılar yaşadıklarını söyledi. Ancak bölgedeki ekili ve dikili alanların fazla olması nedeniyle gül çiçeği rekoltesinde sorun yaşanmadığına değinen Çelik, “Sektördeki tüm paydaşlarımız gül çiçeği alımlarına devam ediyor. Gül çiçeğinin erken saatlerde toplanmasına dikkat ediyoruz. Çünkü bunlar maliyet hesabıdır. Piyasaya çıktığımızda randımanlarının çok iyi olması için gülün erken toplanması önemli. Şu anda hasat gayet güzel gidiyor” dedi.
“Korona virüs sektörü olumsuz etkiledi”
Hasat sezonundan sonra önemli olanın pazarlama olduğunu ifade eden Çelik, korona virüs salgınının sektörü olumsuz etkilediğine dikkat çekti. Çelik, “Asıl sorun bundan sonra başlayacak. Mağduriyet yaşanmaması için elimizden geleni yapıyoruz. Bundan sonra inşallah her şey normale döner, pazarda bir sorun olmazsa, bugünden çekmiş olduğumuz sıkıntılar o gün hiç yaşanmamış olacak. Ama bunu yaşayıp görmemiz lazım. Ülkemizde ve dünyada yeni yeni normalleşme sürecine girildi. Bundan sonraki süreçte fabrikaların bacaların tütmesi ve tüketim ekonomisinin devreye girmesiyle alışverişlerin hızlanması, havayolu şirketlerinin uçuşlarına başlaması önemli. Çünkü bunlar yaptığımız üretimle doğrudan alakalı olan şeyler. Kısa sürede korona virüs belasından kurtulmayı ve her şeyin normale dönmesini ümit ediyoruz” diye konuştu.
“1,5-2 ton gül yağı üretimi bekliyoruz”
Öte yandan, gül çiçeğinin fabrikaya geldikten sonra 2 ana hammaddeye dönüştüğünü kaydeden Hasan Çelik, bunlardan birinin gülyağı, diğerinin ise gül konkreti olduğunu söyledi. Bu yıl 1,5-2 ton gül yağı, yaklaşık 15 ton da gül konkreti üretimi beklediklerini belirten Çelik, “Isparta'dan dünyanın yaklaşık yüzde 65'lik kısmına gerek gül yağı gerekse gül konkreti olarak parfümeri ve kozmetik sanayine ham madde üretimi yapıyoruz. Bunu dünyadaki gül yağı fiyatlarında etkili olmak adına elimizde bir güç olarak görüyoruz” ifadelerini kullandı.
“12 bin Euro'dan 6 bin Euro'ya düştü”
Gülbirlik Genel Müdürü Hasan Çelik, 2016 yılında bir kilogram gül yağının 12 bin Euro'ya satıldığını ancak şu anda 6 bin Euro'ya kadar düştüğünü ifade etti. Bu rakamın 2020 yılındaki gül yağı ve gül konkreti fiyatlarında etkili olacağı anlamına gelmediğine değinen Çelik, “Şu ana kadar pazarda geçmiş yıllardaki gibi çok önemli bir hareketlilik yok. Tabii ayağa kalkacak, bu böyle devam etmeyecektir. Ancak bu yılki fiyatla ilgili bir şey söylemek için çok erken. Şu anda korona virüs bizim sektörde yüzde 100 etkili” dedi.
“Gül çiçeği buhar ile gül yağına dönüşüyor”
Gülbirlik Güneykent Fabrika Sorumlusu Osman Döner de gül yağının üretilişini anlattı. Üreticilerden alınan gül çiçeğinin fabrikada kazanlara döküldüğünü ve burada buhar sistemiyle kaynatıldığını kaydeden Döner, “Kaynayan suyun buharı, yağ ile birlikte su şekline gelip ön güğümlerimizden akıyor. Sonra gelen yağlı su arka güğümlerimizde birikerek, üst tanka çıkıyor ve orada ikinci distilasyon işlemine hazırlanıyor. Daha sonra diğer makinemizde ikinci distilasyonla yağımızı çıkarıyoruz. Elde ettiğimiz yağları bir kat süzerek, genel müdürlüğümüze gönderiyoruz. Orada da ikinci bir işlemde ince süzüm yapılıyor ve gül yağı alıcılarına ulaştırılmak üzere hazır hale geliyor” şeklinde konuştu.
Ali Serkan Aygün - Levent Doğan