Mustafa Akıncı: Hepimiz Kıbrıs'ta bir çözüm istiyoruz
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, "Kıbrıs Türk tarafı, Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte doğal gaz alanındaki haklarını sonuna kadar savunmaya ve fiilen o konuda gereğini yapmaya da devam…
KKTC'de temaslarda bulunan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Cumhurbaşkanı Akıncı, ikili görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Akıncı, Çavuşoğlu ile bir kez daha bir araya gelme fırsatı bulduklarını belirterek, görüşmede Kıbrıs sorununun ele alındığını söyledi. Görüşmede, Ada'nın etrafındaki doğalgaz kaynaklarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunduklarını aktaran Akıncı, "Bir kere hepimiz Kıbrıs'ta bir çözüm istiyoruz. Bir çözümün gerekli olduğuna inanıyoruz ve bunun ancak müzakerelerle elde edilebileceğinin bilincindeyiz. Bunun BM çerçevesinde yürütüleceğinin de bilincindeyiz. 'İş ola müzakere dönemi' artık kapandı. Ucu açık sonuç odaklı olmayan bir müzakere süreci 50 yıldır denendi. Artık bunun döneminin geçtiği kanaatindeyiz." diye konuştu. "Müzakereler, sonuç odaklı başlarsa ancak o zaman sonuç alınabilir" Akıncı, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in raporunda da belirttiği "ucu açık süreçlerin artık geçmişe ait süreçler" olduğuna vurgu yaptığını belirterek, "Müzakerelerde sonuç odaklı, zaman takvimli bir süreç başlarsa ancak o şekilde sonuca varılabileceğine inanıyorum." diye konuştu. "Herhangi bir çözüm adı ne olursa olsun, özünün 'siyasi eşitlik' olacağının altını çizdik." diyen Akıncı, buna rağmen Rum tarafının bu konuda da geriye doğru adımlar attığını tespit ettiklerini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, İsviçre'nin Crans Montana kentinde Temmuz 2017'de yapılan Kıbrıs Konferansı'nda çok ciddi müzakereler yürütüldüğüne vurgu yaparak, şunları kaydetti: "Orada o süreç bitmek üzereyken Rum lider Nikos Anastasiadis'in Çavuşoğlu'na yaklaşımı oldu. Anastasiadis, Çavuşoğlu'na 'yetkiyi paylaşmakta Rum toplumunun hazır olmadığını, artık iki devletli bir çözümün gündeme gelmesi gerektiğine' dair birtakım sözler söyledi. Daha sonra Anastasiadis, Kıbrıs'ta kendi ifadesiyle 'gevşek federasyonu' dile getirdi. Rum liderin benimle 26 Ekim'de yaptığı görüşmede 'yetkilerin iki kurucu tarafa toplanmasından, merkezden daha fazla yetkinin iki kurucu tarafa aktarılmasından' bahsetti. Ancak hangi yetkilerin aktarılması sorusunun cevabı alınamadı, altı boş kaldı." "Anastasiadis, ne istediğini biliyorsa görüşmeye hazırım" BM Genel Sekreteri Guterres'in geçici danışmanı olarak görevlendirdiği Jane Hole Lute'un çabalarının devam ettiğine işaret eden Akıncı, Rum lider Anastasiadis'e şu çağrıda bulundu: "Ne istiyor Anastasiadis. Rum liderliği adına neyi talep etmektedir, neyi görüşmek istiyor, bunu açıklıkla ifade etmesi gerekir. Ortaya koyduğu seçenekleri açıkça konuşalım. Eğer gerçekten ne istediği konusunda gayriresmi de olsa görüşmeye hazırsa, bunları kendisiyle etraflı olarak konuşmaya hazırım. Karşılıklı kabul edilebilir, tüm tarafların kabul edebileceği, tüm tarafların kazançlı çıkabileceği, Ada'ya barış ve huzur getirecek bir uzlaşıyı görüşüp sağlamaya hazırız. Yeter ki ne istediğimizi bilelim." Akıncı, BM temsilcisi Lute'nin şubatta Ada'ya yapacağı ziyarette, müzakere zemini ve ortak anlayış olup olmadığına bakacaklarını söyledi. "Doğu Akdeniz'deki doğal kaynaklar bütün Kıbrıslılara ait" Görüşmede Akdeniz'de çıkan doğal kaynaklar konusunu da masaya yatırdıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle devam etti: "Doğal gazla ilgili görüşümüz çok açık ve net. Doğal gaz Kıbrıs'ın etrafında ama bütün Kıbrıslılara ait. Kıbrıs'ın her iki toplumunun da hakkı olan bir kaynak. Ya bunu bir gerginlik vesilesi olarak devam ettirirsiniz ya da bu konuda akıl yolunda buluşulur, iş birliği oluşturulur ve bundan herkes kazançlı çıkar. Akıl yolu bana bu doğal gazın eğer ciddi bir kaynak varsa, Türkiye üzerinden Avrupa'ya naklinin en akılcı, en ucuz, herkese en fazla kazanç getirecek yol olduğunu söylüyor. Biz bu akıl yolunun gerçekleşmesini temenni ediyoruz. Kıbrıs Türk tarafı, Türkiye Cumhuriyeti ile doğalgaz alanındaki haklarını sonuna kadar savunmaya ve fiilen o konuda gereğini yapmaya da devam edecektir. KKTC ile Türkiye arasındaki ilişkilerin her alanda gelişip güçlenmesi her iki tarafın da arzusudur. Bundan sonra ekonomisini çok daha iyi noktalara getirecek projelerin gelişmesini arzu ediyoruz. Bu yönde de iş birliğimiz devam edecektir."