Sandık başında kargo çalışanı

YSK'nın İstanbul seçimlerini yenilenmesine ilişkin kararının gerekçesinde, kanuna aykırı belirlenen 754 sandık başkanı ile ilgili ilginç detaylara yer verildi. Bu kişilerin, bir kısmının emekli memur, özel hastane çalışanı, emekli öğretmen, özel eğitim kurumları öğretmeni, mali müşavir, şirket/sektör çalışanı, muhasebeci, kargo şirketi çalışanı, özel banka çalışanı, avukat ve hukuk bürosu çalışanı, sürücü kursu çalışanı, mühendis, bir kısmının çalışmadığı ve bir kısmının ise bireysel başvuru üzerine görevlendirildiğinin tespit edildiği belirtildi.

 Gerekçede, memur olmayan sandık kurulu üyelerinin ise tek başına seçim sonucuna müessir olay ve hâl kapsamında değerlendirilmediğine dikkat çekildi. Bunun nedeninin ise, yeterli sayıda kamu görevlisi yoksa sandık kurulu üyeliklerindeki eksikliklerin memur olmayan kişiler tarafından doldurulmasına yönelik yasada istisnai hüküm bulunmasından kaynaklandığı belirtildi. YSK'nın tespitlerine göre 2 bin 333 sandıkta memur olmayan sandık kurulu üyesi tespit edildi.

EMSAL KARAR YOK, İLK İÇTİHAT YSK'nın gerekçesinde, önceki içtihatların aksine karar verildiği eleştirilerine ise ‘Bu konuda daha önce alınmış emsal bir karar olmadığı' şeklinde cevap veriliyor. Gerekçede, sandık kurulu başkanlarının kamu görevlisi olması şartının Mart 2018'de getirildiği, bu tarihten sonra Türkiye'de iki seçim yapıldığı hatırlatılarak “Bunlardan ilki 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimidir. Bu seçim sonucunda sandık kurulu başkanlarının kanuna aykırı belirlendiği yolunda bir itiraz intikal etmediğinden, Kurulumuzca bu konuda bir değerlendirme yapılmamıştır. Anılan kanun değişikliğinden sonra Türkiye'deki ikinci seçim ise 31 Mart 2019 tarihinde yapılan Mahallî İdareler seçimidir. Sandık kurulu başkanlarının kanuna aykırı belirlenmesine ilişkin itirazlar da ilk kez bu seçimde Kurulumuzun önüne gelmiştir. Dolayısıyla YSK'nın daha önceden bu konuda vermiş olduğu emsal oluşturacak bir içtihadı bulunmamaktadır” denildi.

İLÇELER NİYE İPTAL EDİLMEDİ? Gerekçede, kamuoyunda en çok tartışma konusu olan ve aynı zarf içindeki 4 pusuladan sadece birinin iptal edilmesine yönelik gelen eleştirilere de cevap veriliyor. Gerekçede, YSK'nın süresinde itiraz yoluyla önüne gelmeyen bir konuda resen karar vermesinin mümkün olmadığına dikkat çekilerek “Bu itibarla inceleme olağanüstü itiraz konuları ile sınırlı olarak yapılmıştır. İtiraz konusu ise AK Parti'nin süresinde başvurusu üzerine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin seçim iş ve işlemleri nedeniyle olağanüstü itiraz yoluyla iptaline ilişkindir” denildi.