Sultanahmet davasında yeniden karar

Sultanahmet Meydanı'nda 12 Ocak 2016 tarihinde terör örgütü DEAŞ üyesi Nabil Fadlı tarafından gerçekleştirilen, 12 Alman vatandaşının öldüğü, 16 kişinin ise yaralandığı canlı bomba saldırısı davası, İstinaf Mahkemesi'nin bozma kararının ardından yeniden görülerek karara bağlandı. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 25 Mart'ta görülen duruşmada mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Atala El Hasan El Mayyuf, Fevzi Muhammed Ali, Halil Derviş ve Ahmet El Hasan'ı ‘Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Heyet, bu sanıkları, canlı bomba Nabil Fadlı'nin bombayı patlatması sonucu terör amaçlı ve tasarlayarak 12 kişiyi öldürme suçuna yardım ettikleri gerekçesiyle de 12 kez 16'şar yıl olmak üzere toplam 192'şer yıl hapis cezasına mahkum etti.

4 sanığı, 16 kişiyi 'terör amaçlı ve tasarlayarak öldürmeye teşebbüs' suçundan da 16 kez 8'er yıl olmak üzere 128'şer yıl ağır hapis cezasına çarptıran mahkeme, 'tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirilmesi' suçundan ayrı ayrı 8 yıl 4'er ay hapis ile 3'er bin TL para cezasına mahkum etti. Heyet, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Sanık Abdulrahman Faiz Rashid Rashid'i ‘silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptıran mahkeme, sanık hakkında daha önce verilen yurtdışına çıkış yasağının devamına karar hükmetti. Haklarında yakalama kararı bulunan sanıklar Rasheed Alabdalah Alagaan, Mohammed Beraa Taskeia ve Luay Taskıah'ın dosyasının ayrılmasına hükmeden mahkeme,18 sanık hakkında cezalandırılmalarını gerektirecek nitelikte kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle beraat kararı verdi.

Olayın geçmişi

Terör örgütü DEAŞ üyesi Nabil Fadlı tarafından gerçekleştirilen saldırıya ilişkin davada, mahkeme ilk kararını 31 Ocak 2018 tarihinde karar verilmişti. Yapılan istinaf başvurusunu inceleyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, sanıklardan Atala El Hasan için avukat yokluğunda karar verilmesi ile Almanya ve Norveç'teki mağdurların duruşmadan haberdar edilmeden yokluklarında hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu kaydetti.

İstinaf mahkemesince, sanıklar Atala El Hasan, Fevzi Muhammed Ali ve Halil Derviş 3713 Sayılı Terör Mücadele Kanunu'nun 5. maddesine göre artırım yapılmaması, ayrıca sanıklara 'tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirilmesi' suçundan hüküm kurulurken ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceği şeklinde uyarı yapılması gerektiği belirtilmişti.

Öte yandan, 24 Eylül 2018 tarihinde verilen kararda, ‘kasten adam öldürmeye teşebbüs' ve ‘nitelikli kasten öldürmek' suçlarından hüküm kurulurken tasarlayarak ve bombalama kullanmak' suretiyle olması gerekirken, sadece ‘tasarlayarak' maddesinden hüküm kurulduğu kaydedildi.

İrem Demir