TBMM Başkanı Şentop: 'Ortak kınama için hazırlık yapıyoruz'
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop, ABD Başkanı Biden’ın sözde Ermeni soykırımı açıklamasına yönelik olarak, “Nitekim, 1981'de benzer açıklamayı yapan bir başka ABD Başkanı olmuştur. Türkiye bugün çok daha…
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, İkinci Karabağ Savaşı ve Ermenistan'in Savaş suçları Paneli ve Savaş Suçları Fotoğraf Sergisi programlına katıldı. TBMM Tören Salonu'nda düzenlenen programda Şentop bir konuşma yaptı.
TBMM Başkanı Şentop, Karabağ'ın özellikle Türkiye'ye yönelik “sözde soykırım” iddialarıyla meşrulaştırılmaya çalışılan Büyük Ermenistan emelinin bir parçası olarak Diaspora'nın da çabasıyla Ermenistan'a ilhak edilmek istendiğini vurgulayarak, "Ermenistan'ın Karabağ'ı uluslararası hukuka aykırı şekilde işgal ettiği açık olmasına rağmen; yaklaşık 30 yıl boyunca sorunun zamana yayılması, bu süreçte işgal altındaki topraklarda nüfus yapısının soykırım ve şiddete dayalı olarak Ermeniler lehine olacak şekilde değiştirilmeye çalışılması esasen bu ilhak amacının bir tezahürüdür. Bu süreçte sorunu çözme iddiasıyla teşekkül eden AGİT Minsk Grubu esasen çözümsüzlüğün mimarı olmuştur. 30 yıllık süreçte Karabağ yer altı ve yer üstü kaynaklarıyla talan edilmiş, bir milyon insan yurtlarından sürülmüştür” değerlendirmesini yaptı.
Azerbaycan'ın askeri zaferiyle artık “Karabağ Meselesi' büyük ölçüde çözüldüğünü belirten Şentop, “Böylece, Güney Kafkasya'da uluslararası hukukun ve insan haklarının açıkça gasp edildiği, kangrene dönüşmüş bir meselenin devamına müsaade edilmemiştir. Ermenistan ve Ermeni Diasporasının ‘“Büyük Ermenistan' hayaline kapılarak Ermenileri “sözde soykırım' iddialarıyla Türkiye'ye yönelik nefret duygularıyla tahrik etmelerinin bir sonucu olarak bölgesel istikrarsızlığın müsebbibi oldukları aşikardır. Bu durumun ülkemizde yaşayan Ermeni kökenli vatandaşlarımızı da üzdüğü ve sıkıntıya soktuğu müşahede edilmektedir” ifadelerini kullandı.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop şunları kaydetti:
“Batı'da tezahür eden ve özünde Türklere ve Müslümanlara dönük kin ve nefret duygularını içeren bu hastalıklı ruh hâlinin bir kısım odaklar tarafından, emperyalist çıkarlar uğruna bugün yeniden canlandırılmaya çalışıldığını üzülerek görüyoruz. ABD Başkanı'nın sözde soykırım açıklaması; hukuku, siyasi ve tarihi birikimini hiçe sayan bir açıklamadır. Bu, ABD'nin evrensel hukuk ve bilimle çelişkisini ortaya koyduğu gibi, Türkiye ve ABD arasındaki insan haklarına, hukukun üstünlüğüne ve karşılıklı dostluğa dayalı ilişkilerine zarar verecek mâhiyette bir açıklamadır. Birinci Dünya Savaşı'nın bütün dünya ülkelerine yaşattığı zorluklar hakikati arayanlar için tarih sayfalarında kayıtlıdır. Bizler yüzyıllarca; farklı birçok millet ile kapı komşusu olarak, hiçbir ayrımcılık emaresi göstermeksizin yaşayan bir devletin torunları olarak bugün de var gücümüzle barışın yanında, inanç ve kimlik dolayısıyla yaşanılan bütün ayrımcılıkların karşısında durmaya devam ediyoruz. ABD'nin 2021'de bu konuya ilişkin aldığı yeni siyasi tutum, değişikliğin, yalnızca yeni yönetimde ve bu yönetimin tavrında olduğunu ortaya koymaktadır.”
Şentop, 2021 yılında konuya ilişkin bir kanıt, bilginin olup olmadığını sorgulayarak, “Konunun iki boyutu vardır. Birincisi hukuki boyutudur. ‘Soykırım', kapsamı son derece belirli, kullanımı çok somut şartlara bağlanmış bir uluslararası hukuk kavramıdır. Açıkça tanımlanmış bir suça işaret eden bu kavram, 1948 Soykırım Sözleşmesinde belirtildiği üzere, yalnızca yetkili bir mahkeme tarafından hüküm altına alınabilir. İddia edildiği gibi 1915 olaylarının soykırım olarak tanımlanabilmesi için hukukta öngörülen şartların hiçbiri mevcut değildir. Konunun ikinci boyutu tarih boyutudur. Türkiye tarih bakımından da haklılığı konusunda büyük bir özgüven ve rahatlık içindedir. Bu bağlamda, 2005'te Başbakan olarak görev yaptığı sırada, Sayın Cumhurbaşkanımız Ermeni tarafına tarihi gerçekleri aydınlatmak üzere tarafsız bir Ortak Tarih Komisyonu kurulmasını önermiştir. Bu teklif hâlâ masada olmasına rağmen, Ermenistan şu ana kadar çağrılarımıza yanıt vermemiştir. Türkiye, tarihin bu döneminin bilimsel tartışmasına her zaman hazır, istekli ve kendinden emin bir tavırla buna muktedir bir ülkedir” şeklinde konuştu.
Şentop, ABD Başkanı Joe Biden'ın açıklamasının Türkiye'ye bir zararı olmayacağını söyleyerek, “Nitekim, 1981'de benzer açıklamayı yapan bir başka ABD Başkanı olmuştur. Türkiye bugün çok daha güçlüdür; dünyada ve bölgesinde çok daha etkilidir. Bu açıklamanın bölge ve dünya barışına, Ermenistan'a da bir faydası olmayacağını belirtmek isterim. Sadece, dünyada ve bölgemizde en önemli sınamalardan geçmekte olan Türkiye - ABD ilişkileri bu açıklamadan büyük yara alacaktır, büyük zarar görecektir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak, devletimize, milletimize, tarihimize yapılan bu büyük iftirayı reddettiğimi tekrar ifade ediyorum” dedi.
İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı Hakan Çavuşoğlu, Birleşmiş Milletler kararlarına Ermenistan'ın uymadığını belirterek, 27 Eylül'de başlayan savaşın Azerbaycan'ın zaferiyle sonuçlandığını ifade etti. Çavuşoğlu, Ermenistan'ın tarihi, kültürel, ekonomik varlıklara saldırdığını hatırlattı.
Panelden önce Şentop, Çavuşoğlu ile birlikte fotoğraf sergisini gezdi.
Ahmet Umur Öztürk - İbrahim Berat Yılmaz